dul sözcüğünün zıt anlamlısı nedir?

sanalsözlük'te evli kelimesiyle ilgili ne demişler ?

bu kelimeyle ilgili sanalsözlük'te yaklaşık 2 sayfa içerik bulunmaktadır.

1. evcilik oyununda partnerin ölümü sebebi ile bir başına kalmış kadın yada erkek.
2. hint kültüründe kara bahtına ve maküs talihine boyun eğmek zorunda olan kadın.yeni yaşantısında şafaktan karanlığa kadar ev işlerini yapacak,hindu yaşamında büyük ehemniyete sahip aile bayramlarına tuttuğu yas uğursuzluk sayıldığı için hiç katılamayacaktır.kafasını traş edecek,münzevi bir yaşam yaşayacak,yerde yatıp kalkacaktır.günde sadece bir öğün yemek yiyebilecektir -ki asla bal,şarap ve tuza el süremez.renkli kıyafetler giyemez,süsler takamaz ve asla parfüm kullanamaz.
3. nüfus cüzdanında boşanmış diye yazan medeni durum.
4. karadul, mahzun dul, şen dul gibi versiyonları mevcut medeni durum.
5. matbaacılıkta, Bir paragraf sonunda yarım kalmış satıra verilen isim.
6. Aylar, ... acılardan terhis oldu.. yoksun.. yokluğun hayatıma asılı bombalı pankart Geceleri, sokaklar ve yalnızlık daha uzun sonu belirsiz bir karartma var dudaklarımda bilmiyordum: hiçbir kedinin istenmezmi$ imzalı resmi küçük iskender..
7. (bkz: karadul) (bkz: black widow)
8. ikinci el kadın veya erkek, desti izdivaç tarzı programlarının felsefesine göre az kullanılmışı makbuldür.
9. etiket. maalesef bizim ki gibi toplumların bir çeşit yaftası. dul kadın oturduğu sokakta mesela, diğer tüm evli kadınların kabusudur. sanki, şeyi elinde dolaşıyormuş gibi bu kadından, kendi kocalarını sakınmaktadırlar. dul olduğun zaman, potansiyel ''başına vurmuş'' kadın olursun çünkü bizim toplumumuzda. potansiyel yatılacak kadınsındır sen artık. ikinci el kadınsındır ve o sebeple, anneler biricik bekar oğullarına sizi yakıştırmazlar. (bkz: cinsel organların alında olması)
10. toplumda bazı örümcek kafalıların kolayca yaftaladığı eşinden boşanmış kişilerdir. dul olmak bir olumsuz durum değildir. aksine evlenip hayatı zindan olmuş kişiler için "özgürlük" ile eş anlamlıdır.
11. türk toplumunun en büyük fantezi unsurlarından. sen istemeden veren, başıboş, gayet rahat, sevişmeye müsait, içeri girildiğinde memelerini sıvazlayan kimse.
12. dul eşi ölmüş bayan yada erkek için kullanılması uygun görülen bir sözcükken boşanan insanlara daha çok kullanılmakta olan nedense erkeklerin bir kısmının ağzının suyunu akıtan kalıplaşmış yanlış ön addır.
13. türkiye'de, kadın erkek eşitliğine aykırı bir bakış açısı.
14. eşinden ayrılmış yada boşanmış kişiye söylenen söz.
15. toplumun yarattığı baskıdan daha fazlasını kendi üzerinde hisseden bir çeşit ayrıştırma ürünün karşılığıdır. Şimdi "dul" bir şekilde zaten bir hakaret gibidir ülkemizde burada hem fikir artık ülke insanı tabi herkes değildir elbette ama bunu bir çok kişi artık kabul ediyor. Fakat burada mühim olan eşinden ayrılmış kadınların bir şekilde bunu bertaraf etmesi gerekirken aksine bu duyguya yoğunlaşıp kafasını dik tutamayan sürekli olarak önüne eğen bir kadın modeli çıkıyor ki bunu yapanlar arasında "dul" kavramına baştan aşağı karşı çıkanlar bile var... yani sen bir şekilde hayata bakış açının daha ileri olduğunu düşünürken bu hale gelmek hali hazırda bu kavramın daha da sertleşmesi ve toplum gözünde meşrulaşmasını sağlıyorsun! Demem o ki bu kavramın yaratılmasının kaynağı erkek egemen toplum olduğu kesindir fakat bu değirmene su taşıyan bir çok kadın vardır. Eğer o su taşımayı bilinçli kadınlar öğrenir ve pratikte sergilerse bu kavramda yerle bir olacaktır ilerleyen onyıllarda! yoksa hiç bir halt olmayacak yine yeniden bu erkek egemen toplumda sadece erkeklerin kuralına uygun bir şekilde yaşayışları devam edecek. üzücü bir hal!
16. toplumumuzda konuşlanan: aksayan noktalardan bir diğeridir. zihnimizdeki şablonlar ışığında bu payeyi atfettiğimiz kadınların hareketlerini gözlem altına alır, robotize ederiz. bize göre; erkek ayrıldığında veya eşi vefat ettiğinde; bekar: kadın'ın eşi vefat ettiğinde veya ayrıldığındaki medeni statüsü dul olur. oysaki her iki vaziyette aynı. aslında toplumda; daha elde tutulması gereken bir atıf olabilirdi dul sözcüğü; ancak içeirisi hoş doldurulmadı! "dul kadın, erkek olmadan yapamaz!", c"inselliği tattığından, sürekli birileri ile yakınlık kurma telaşındadır.", "evine yeğeni dahi gelse; cinsel deneyim yaşamak için erkek getirmiş olur, kızları yolludur." bunların hepsi cehalet timsallerinin argümanları ve trajik halde; kadınımızın düştüğü ahvaldir.
17. evlilik akdi ile bağlandığı birey ölmüş olan kimsedir.
18. Dul olduğunu bir ayıp gibi saklamak zorunda olan kadındır. Aaa dulmuş lan bakire değil, her türlü kayarım zihniyetine sahip insanların arasında yürümek, oturmak, çalışmak ve çocuk yetiştirmek zorundadır, mahalle kadınlarının ortak dedikodu malzemesidir, sürekli sevişmiş de gelmiş gibi davranılır.
19. evlendirilmeleri gerekir.
20. her zaman çekici gelen hatun sınıfı.